İlk 20 gün planladığım gibi çok güzel günlük yazarken , bir anda yazamaz hale geldim..
Yoğunluk ilk 20 gün kandırıcıymış, sonrasında gördüm asıl..
Zihinsel ve bedensel yorgunluk nedir nasıldır, gördüm öğrendim..
Dizi bile izleyemez oldum (beni yakından tanıyanlar durumun vahamiyetini anlayabilirler böylece:) )..
Çalıştım ve uyudum olabildiğince..
Arada sosyal olduk mu olduk tabi ama ciddi kayda değer bişey yoktu aslına bakarsanız..
Bir iki denize girdim, bi kaç akşam dışarı çıktık o kadar..
Neler öğrendiğimi soracak olursanız; ben aslında çok şey biliyormuşum !
Tecrübe etmek ayrı tabi,onun kıymeti bir başka..
Bundan sonra şu bir kaç rahat günümde aklımda kalanlardan birer derleme yapmayı amaçlıyorum, bi kaç tane de daha önce hazırladığım yazılar vardı onları paylaşacağım sizlerle..
Şantiyedeki yoğunluk bambaşka bir yoğunluk oluyormuş.
Çok çalıştım çok yoruldum derdim zamanında..
O yorgunluk yorgunluk değilmiş, o çalışma iş değilmiş..
Haftanın 7 günü 24 saati iş oldu hayatım, sabah iş arkadaşlarıyla başlayan bir kahvaltı ve akşam iş arkadaşlarıyla paylaşılan bir sitede uykuya yatmak..
Ne performansta çalışabildiğimi gördüm bu süreçte..
Kendimden beklenmeyecek bir performans sergiledim bence.
Ben kendimden memnun oldum, yaptığım işten de.

Mimarlık hayatımın ilk yılında, yaşadığım ilk şantiye tecrübesinden böylesine anılarla ayrılmak haklı bir gurur yaratıyor bende:)
Bodrum Yalıkavak marina şantiyesinde bulundum ve altından kalktım:) Ben bile başaramam sanıyordum ama bi şekilde başardım !
Darısı sizlerin başına!
Tebrikler Mimar Hanım :)
YanıtlaSil